
ODTÜ Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi, Araştırmalar Koordinatörü ve Rektör Danışmanı Prof. Dr. Mecit H. Öztop’un ana başvuru sahipliğinde yürütülen ENFiber projesi, gıda işleme atıklarını sürdürülebilir ve çevre dostu yöntemlerle yüksek katma değerli liflere dönüştürmeyi hedefliyor.
Tam adı European Network for Valorizing Food Processing Waste into Sustainable Fibers (Gıda Atıklarını Sürdürülebilir Liflere Dönüştürmeye Yönelik Avrupa Ağı) olan ENFiber projesi, Avrupa genelinde döngüsel biyoekonomiye katkı sunacak yenilikçi bir model geliştirmeyi amaçlıyor ve COST (European Cooperation in Science and Technology- Bilim ve Teknolojide Avrupa İşbirliği) Aksiyonu kapsamında destekleniyor.
Atıklar değerli liflere dönüşecek
Proje kapsamında gıda işleme sürecinde ortaya çıkan kabuk, posa, çekirdek gibi atıklar, çeşitli yeşil ekstraksiyon teknolojileriyle çevre dostu yöntemlerle işlenerek fonksiyonel liflere dönüştürülecek. Bu liflerin, gıda, ambalaj ve ilaç sanayisinde katma değerli bileşenler olarak kullanılması öngörülüyor. Ayrıca, liflerin özellikleri ileri karakterizasyon yöntemleriyle ayrıntılı biçimde analiz edilecek.
Ölçeklenebilir ve sürdürülebilir üretim hedefleniyor
Projenin temel hedeflerinden biri, gıda işleme atıklarından lif üretimini ölçeklendirerek hem ticari olarak uygulanabilir hem de çevresel olarak sürdürülebilir hale getirmek.
Bu doğrultuda ENFiber, lif açısından zengin atık akışlarını tanımlayacak, yıkıcı olmayan analiz yöntemleri geliştirecek, ekstraksiyon verimlerini maksimize edecek ve süreçlerin çevresel etkilerini değerlendirecek.
Avrupa Yeşil Mutabakatı ile uyumlu

Prof. Dr. Öztop, projenin Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Döngüsel Ekonomi Eylem Planı ile doğrudan uyumlu olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
“Gıda işleme sırasında ortaya çıkan atıkların büyük bölümü hâlâ yeterince değerlendirilmeden israf ediliyor. Oysa bu atıklar, uygun yöntemlerle fonksiyonel liflere dönüştürülerek sürdürülebilir, çevre dostu ve ekonomik açıdan değerli ürünlere dönüştürülebilir. ENFiber ile bu potansiyeli hayata geçirmeyi istiyoruz.”
Ayrıca, projenin sera gazı emisyonlarının azaltılmasına ve sürdürülebilir gıda sistemlerinin gelişimine de katkı sağlaması hedefleniyor.
Avrupa ölçeğinde önemli bir başarı
2024 yılı COST çağrısında toplam 846 başvuru yapıldı ve bu başvurular 44 COST üye ülkesinden geldi. Yoğun rekabetin yaşandığı değerlendirme süreci sonunda yalnızca 70 proje destek almaya hak kazandı. Bu çağrı döneminde Türkiye’den desteklenen yalnızca iki projeden biri olan ENFiber, bu başarısıyla Türkiye’nin uluslararası araştırma görünürlüğünün artmasına da katkı sağlamış oldu. Üstelik, son 10 yıl içinde Türkiye’nin ana başvuru sahibi olarak fon aldığı COST Aksiyonu sayısının sınırlı olması, ENFiber’in elde ettiği bu başarıyı daha da anlamlı kılıyor.
Çok disiplinli yapı
ENFiber, farklı uzmanlık alanlarından araştırmacıları, sanayi ve politika yapıcıları bir araya getiriyor. Böylece düzenleyici çerçeveler ve pazar ihtiyaçları ile uyumlu teknolojik çözümler geliştirilmesi hedefleniyor. Bu doğrultuda proje, ekstraksiyon, karakterizasyon, ürün geliştirme, sürdürülebilirlik ve yaygınlaştırma olmak üzere beş ana çalışma grubuna bölünerek yapılandırıldı.
Genç araştırmacılara fırsatlar
ENFiber ağı, 34 ülkeden 65 araştırmacıyı bir araya getiriyor. Katılımcıların %64,5’i COST’un kapsayıcılık hedefindeki ülkelerden; %52’si kadın ve %41’i genç araştırmacılardan oluşuyor.
Ayrıca proje, genç araştırmacıların kariyer gelişimini desteklemeyi de amaçlıyor. Bu doğrultuda, kısa dönemli bilimsel değişim programları kapsamında araştırmacıların farklı kurumlarda deneyim kazanmaları; sanal mobilite hibeleri aracılığıyla uluslararası ortak çalışmalar yürütmeleri; sanayi-akademi iş birlikleri yoluyla sektörel tecrübe edinmeleri ve ayrıca düzenlenecek eğitim okulları sayesinde uzmanlık alanlarını derinleştirmeleri hedefleniyor.
Araştırmadan uygulamaya bütüncül dönüşüm
ENFiber’in çıktıları yalnızca bilimsel yayınlarla sınırlı kalmayacak. Proje sonunda piyasaya hazır prototip ürünler geliştirilecek; yeni lif bazlı ürünler ve teknolojiler oluşturulacak; ayrıca düzenleyici tavsiyeler ve rehberler hazırlanacak. Bunlara ek olarak, sağlık etkilerine dair bilimsel veriler ve çevresel etki değerlendirme sonuçları da ortaya konacak.
Bu yönüyle ENFiber, araştırmadan uygulamaya uzanan, iklim dostu, ekonomik ve toplumsal etkisi yüksek bir dönüşüm modeli sunmayı hedefliyor.