Ana Sayfa Etkinlik İzafiyet oyunu özel gösterimi ile ODTÜ’de sahne aldı

İzafiyet oyunu özel gösterimi ile ODTÜ’de sahne aldı

Ankara Devlet Tiyatrosu oyuncuları tarafından sergilenen İzafiyet oyunu 25 Nisan’da ODTÜ özel gösterimi ile KKM'de seyirciyle buluştu.

Ankara Devlet Tiyatrosu oyuncuları tarafından sergilenen İzafiyet oyunu 25 Nisan’da ODTÜ özel gösterimi ile Kültür ve Kongre Merkezi’nde seyirciyle buluştu. Keyifli anlar yaşanan oyun hakkında seyirciler “Einstein’i bu kadar yakın tanımak çok keyifliydi” dedi.

Ankara Devlet Tiyatrosu oyuncuları tarafından sergilenen İzafiyet oyunu ODTÜ özel gösterimi ile 25 Nisan’da Kültür ve Kongeri Merkezi (KKM) Kemal Kurdaş Salonu’nda seyircilerle buluştu. Tek perde olan oyunda genç gazeteci Margaret Harding’i Pınar Gün Topçu, Bayan Dukas’ı Buket İnger, Albert Einstein’ı Buğra Koçtepe canlandırdı. Buğra Koçtepe aynı zamanda İzafiyet oyununun çevirisini ve yönetmenliğini de üstlendi.

“Sorular soran fakat cevapları seyirciye bırakan bir oyun”

Ankara Devlet Tiyatrosu sanatçısı Buğra Koçtepe oyunu ODTÜ HABER’e değerlendirdi. Koçtepe, “İzafiyet”in teması ve konusundan bahsederken aynı zamanda oyunda işlenen iki kutuptan bahsetti. Koçtepe, oyunda seyircilere bazı sorular sorulduğunu ancak sorulara cevap verilmediğini söyledi. Buğra Koçtepe şöyle konuştu:

“İzafiyet oyunu Einstein’i ön plana alan ama özünde baba ve kız hikayesi. Fakat bu baba, kız hikayesi tartışılırken bilim adamının yalnızlığı, hayatta insanların edindiği amaçlar, aile ilişkileri, vicdan muhasebeleri, narsisizm, yeri geldiğinde Spinoza Felsefesi, yeri geldiğinde faydacılık gibi konuları ince ince işliyor. Sorular soruyor ama cevap vermiyor. Oyunun adı İzafiyet, izafiyet durduğumuz yere göre değişen bir şey. Herkesin durduğu yere göre her şey göreceli. Oyunda da iki kutup var. Bir baba ve bir kız… Seyirciye sorular soran fakat cevapları seyirciye bırakan bir oyun.”

Fotoğraflar: İlke Çıtır

“ODTÜ’de 150’nci temsili oynuyoruz”

Dün ODTÜ’de 150’nci temsili oynan “İzafiyet”in sahneyle buluşma sürecini hakkında Koçtepe şunları dile getirdi:

“2016’da bu oyun yazıldı. Yeni bir oyun sayılır. Amerika’da bir tiyatro festivalinde okundu. Ardından Amerika’nın birçok tiyatrosunda oynandı ve başarı kazandı. Pandemi sonrasında da Türkiye prömiyerini biz Ankara Devlet Tiyatrosu’nda yaptık. Bugün de ODTÜ’de 150’nci temsili oynuyoruz.”

Oyun hakkında seyirciler de düşüncelerini dile getirdi

Seyirciler arasında yer alan Büşra Çalışkan Doruk, oyun hakkında düşüncelerini şöyle dile getirdi:

“Bence senaryo aklın ve mantığın çatışmasını güzel bir dille yansıtmış. Oyunculuklar çok güzeldi.”  Çalışkan Doruk, selamlama kısmındaki sahne ışıklandırmasıyla oyuncuların ayrı ayrı öne çıkarılmasını da ayrıca beğendiğini sözlerine ekledi.

Oyunda işlenen çatışma hakkında konuşan Duhan Canbakan şunları ifade etti:

“Hayatta bazı şeyleri fizik bilimiyle açıklayamıyoruz. Bir izleyici olarak oyunda bu çatışmayı gördüm. Oyun aynı DNA’yı taşıyan iki insanın farklı düşünebileceğini, hayata farklı bakabileceğini düşündürüyor.”

“Einstein bu kadar yakından tanımak çok keyifliydi”

“Einstein bu kadar yakından tanımak çok keyifliydi” diyen Yağmur Dokgözoğlu ise oyun hakkında şu ifadeleri kullandı:

“Einstein’i bu kadar yakından tanımak çok keyifliydi. Daha önceden ailesi hakkında bir fikrim yoktu. Genelde sözler üzerine çok fazla duruldu. Sözlerinin anlamını daha derin anlamış oldum. Oyunu gayet beğendim. Karakterlerin iyi yansıtıldığını düşünüyorum.”

 

Önceki İçerik23 Nisan’da çocuklar sordu, ODTÜ hocaları yanıtladı
Sonraki İçerikGeleceğin Dünyasını Sen Tasarla yarışması sonuçlandı